Ana içeriğe atla

Ektopik Gebelik Olgularında Tanı Kriterleri

Amaç: Ektopik gebelik olgularında tedavi seçiminde rol oynayan faktörleri belirlemek.
Hastalar Ve Yöntem: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim
Dalı’nda Ocak 1998-Temmuz 2006 tarihleri arasında ektopik gebelik tanısı konulan ve tedavi edilen
toplam 150 hastanın verileri retrospektif olarak değerlendirildi.
Sonuçlar: Toplam 150 hastanın 109’una (%72,9) cerrahi uygulanırken, 23 hasta (%15,3 ) parenteral
Metotreksat ile tedavi edildi. Onsekiz hasta (%11,8 ) tedavi verilmeden izlendi. Cerrahi uygulanan
109 hastanın 83’üne (%76,1) laparoskopi, 26’sına (%23,9) laparotomi uygulandı. Laparoskopi
yapılan 55 hastaya (%66) salpinjektomi, 23 hastaya (%27,6) salpingostomi yapılırken, kalan 5
hastada (%6,4) fimbrial yerleşim gösteren gebelik materyali fimbrial uçtan ekstirpe edildi. Laparotomi
olan bütün hastalara salpinjektomi yapıldı. Tedavi verilmeden takip edilen hastalarda bhCG
düzeyleri anlamlı olarak daha düşüktü (P<0,05). Laparotomi yapılan hastalarda b-hCG düzeyi,
laparoskopi yapılan gruba göre anlamlı olarak yüksekti (P<0,05). Nullipar hastalarda metotreksat
tedavivisi ve tedavisiz izlem, cerrahi tedaviye göre daha yüksek oranda tespit edildi (P<0,05).
Sonuç: Ektopik gebelik tedavisinde, hastanın kliniği ve fertilite durumu uygun tedavi seçiminde
göz önünde bulundurulması gereken noktalardır. β-hCG düzeyleri değişkenlik göstermesine
rağmen genellikle klinikle yakından ilişkilidir.
Anahtar Sözcükler: B-hCG, Ektopik Gebelik, Laparatomi, Laparoskopi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÖRNEKLEME VE RANDOMİZASYON tıbbi istatistik

ÖRNEKLEME VE RANDOMİZASYON Ara ş t ı rman ı n amac ı , bir gruptaki gozlemlerden topluma genelleme yapabilmektir. Orne ğ in yeni bir antihipertansif ilac ı n etkinli ğ ini tum hipertansiflerde denemek olas ı de ğ ildir. Bu amacla yap ı lan bir ara ş t ı rmada bir grup hipertansif hasta uzerinde bu ilac ı n etkisi denenir ve sonuclar genellenir; yani “bu ilac hipertansif hastalarda kan bas ı nc ı n ı du ş urmede etkilidir (ya da de ğ ildir)” denir. Cal ış maya al ı nan deneklerin olu ş turdu ğ u gruba orneklem (sample) , bu grubun temsil etti ğ i topluma evren (population) ad ı verilir. Yukar ı daki ornekte cal ış maya al ı nan hipertansif hastalar orneklemi olu ş turmaktad ı rlar. Bu cal ış man ı n temsil etti ğ i evren ise tum hipertansif hastalard ı r. Bir cal ış man ı n sonuclar ı , yaln ı z cal ış ma ornekleminin temsil etti ğ i evrene genellenebilir. ÖRNEKLEME Bir y ı l boyunca Ankara’da hastaneye yatan hastalar ı n tan ı lara gore da ğı l ı m ı n ı o ğ renmek ...

AĞRININ ANATOMİSİ VE FİZYOLOJİSİ

AĞRININ ANATOMİSİ VE FİZYOLOJİSİ PERİFERAL RESEPTÖRLER Ağrı bilinç durumu ile ilişkili duyusal ve duygusal bir deneyimdir. Bir bireyin ne düzeyde ağrı hissedeceği hoşa gitmeyen uyaranların oluşturduğu ağrı uyarısı ve bu ağrıyı düzenleyen süreçlerin birbirleri ile etkileşimlerinin sonucudur. Ağrı deneyimini, nosisepsiyondan ayırt etmek önemlidir. Ağrı deneyimi hoşa gitmeyen uyaranların, ağrı şekline dönüşümünde görev alan nöral süreçleri tanımlar. Ağrı ve doku hasarı arasındaki ilişki çoğu hasta ve hekim tarafından yanlış anlaşılmaktadır. Daha fazla doku hasarının daha yoğun ağrı hissi uyandıracağı varsayımı sezgiseldir: inatçı ağrısı olan hasta zaman içinde ağrı şikayeti üzerine yoğunlaşır ve muayene eden hekim bu ağrı şikayetine yol açabilecek herhangi bir bulgu genellikle bulamaz ve hasta gözünde güvenilmez hale gelir. Doku hasarı derecesi ile ağrı şiddeti arasında basit bir doğrusal ilişki olmadığının anlaşılması ve ağrı deneyiminin karmaşıklığının ve birçok etkenden etkilendiğinin ...

8)EGO BÜTÜNLEŞMESİ YA DA UMUTSUZLUK DÖNEMİ

8)EGO BÜTÜNLEŞMESİ YA DA UMUTSUZLUK DÖNEMİ Psikososyal kriz: ego bütünlüğü ve umutsuzluk Egonun güçlenmesi sonucu gelişen duygu: bilgelik Yaşlılık dönemini kapsar. Özerklik duygusu zayıflamakta, girişimcilik kaybolmakta, yakınlık ve üretkenlik azalmaktadır. Yaşlı birey beden ve zihin arasındaki bozulan bütünlüğü sağlamak, hayata düzen ve anlam verebilmek için bir araç olarak felsefeyi kullanır. Benlik bütünlüğü benliğin kendi içinde bir düzen ve anlamının bulunmasıdır. Olumlu, olumsuz, acı, tatlı yönleri ile bütün bir yaşamın olduğu gibi kabul edilişidir, geleceğin korku ve endişe ile karşılanmamasıdır. Ego bütünlüğü bedendeki güç kaybı, bellekte zayıflama ve toplumsal açıdan da üretkenlik ve sorumlulukla ilgili kayıpların bir denge içinde bir arada tutulmasıdır. Geçmişin yeni baştan yaşanabilmesi için bir pişmanlık yoktur. Benlik bütünlüğüne ulaşmış kişi ölümden korkmaz. Bu evrede daha önceki dönemlerde kazanılmış benlik özelliklerinin iyice olgunlaşması ve birbirleriyle bütünleştiril...