Ana içeriğe atla

Staphylococcus aureus

Ica (intersellüler adezyon) operonunu kodlayan enzimler tarafından polisakkarit intersellüler
adezin (PIA) üretimi, stafilokoklardaki biofilm gelişiminin şu ana kadar en iyi anlaşılmış
mekanizmasıdır. IS256, ica operonuna geri dönüşümlü olarak eklenmek suretiyle ica operonu
ekspresyonunu ve sonrasında da biyofilm oluşumunu etkileme kapasitesine sahip mobil bir
elemandır. Bu çalışmanın amacı 1998-2004 yılları arasında çeşitli klinik örneklerden elde edilen
207 Staphylococcus aureus izolatında insersiyon sekansı IS256’nın biofilm oluşumu üzerine etkisini
araştırmaktır. 1998-2004 yılları arasında Ankara ve Hacettepe Üniversitelerinde yatan hastalara ait
çeşitli klinik örneklerden elde edilen 207 S. aureus izolatı (kan, kateter, solunum yolu örnekleri,
steril vucut sıvıları, yara, balgam, idrar, püy) çalışmaya dahil edildi. Çalışılan suşların 28’i (%13.5)
metisilin duyarlı (MSSA),133’ü (%64.2) metisilin dirençli (MRSA), 46’sı (%22.2) ise hetero-VISA
(vankomisine heterojen olarak orta duyarlı S. aureus) suşlarını içeren izolatlar idi. Stafilokok kültürlerinden
genomik DNA ekstrakte edildikten sonra amplifikasyon kalıbı olarak kullanıldı. Biyofilm
genleri (icaA, icaD) ve IS256 yı saptamak amacıyla simpleks PCR lar yapıldı. 207 suş içinde icaA
pozitifliği %89.4 (185 izolat), icaD pozitifliği %97.1 (201 izolat), biofilm genlerinin her ikisinin de
pozitifliği: %88.9 (184 izolat), sadece birinin pozitifliği %8.7 (18 izolat) oranında bulundu.Biyofilm
genleri (ica) MRSA ve hVISA izolatlarında, MSSA izolatlarına göre daha yüksek oranda saptandı(p<
0.001). IS256 pozitifliği hVISA suşlarında MRSA’dan, MRSA suşlarında ise MSSA’dan daha yüksek
oranda tesbit edildi (p<0.001) Biyofilm pozitiflik prevalansı IS256 içeren suşlarda anlamlı derecede
yüksek bulundu (p < 0.001), bu da S. aureus’un klinik izolatlarında IS256’nın ica operonu ekspresyonunu
etkileyerek biyofilm oluşumuna yol açtığını düşündürdü.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AĞRININ ANATOMİSİ VE FİZYOLOJİSİ

AĞRININ ANATOMİSİ VE FİZYOLOJİSİ PERİFERAL RESEPTÖRLER Ağrı bilinç durumu ile ilişkili duyusal ve duygusal bir deneyimdir. Bir bireyin ne düzeyde ağrı hissedeceği hoşa gitmeyen uyaranların oluşturduğu ağrı uyarısı ve bu ağrıyı düzenleyen süreçlerin birbirleri ile etkileşimlerinin sonucudur. Ağrı deneyimini, nosisepsiyondan ayırt etmek önemlidir. Ağrı deneyimi hoşa gitmeyen uyaranların, ağrı şekline dönüşümünde görev alan nöral süreçleri tanımlar. Ağrı ve doku hasarı arasındaki ilişki çoğu hasta ve hekim tarafından yanlış anlaşılmaktadır. Daha fazla doku hasarının daha yoğun ağrı hissi uyandıracağı varsayımı sezgiseldir: inatçı ağrısı olan hasta zaman içinde ağrı şikayeti üzerine yoğunlaşır ve muayene eden hekim bu ağrı şikayetine yol açabilecek herhangi bir bulgu genellikle bulamaz ve hasta gözünde güvenilmez hale gelir. Doku hasarı derecesi ile ağrı şiddeti arasında basit bir doğrusal ilişki olmadığının anlaşılması ve ağrı deneyiminin karmaşıklığının ve birçok etkenden etkilendiğinin ...

ÖRNEKLEME VE RANDOMİZASYON tıbbi istatistik

ÖRNEKLEME VE RANDOMİZASYON Ara ş t ı rman ı n amac ı , bir gruptaki gozlemlerden topluma genelleme yapabilmektir. Orne ğ in yeni bir antihipertansif ilac ı n etkinli ğ ini tum hipertansiflerde denemek olas ı de ğ ildir. Bu amacla yap ı lan bir ara ş t ı rmada bir grup hipertansif hasta uzerinde bu ilac ı n etkisi denenir ve sonuclar genellenir; yani “bu ilac hipertansif hastalarda kan bas ı nc ı n ı du ş urmede etkilidir (ya da de ğ ildir)” denir. Cal ış maya al ı nan deneklerin olu ş turdu ğ u gruba orneklem (sample) , bu grubun temsil etti ğ i topluma evren (population) ad ı verilir. Yukar ı daki ornekte cal ış maya al ı nan hipertansif hastalar orneklemi olu ş turmaktad ı rlar. Bu cal ış man ı n temsil etti ğ i evren ise tum hipertansif hastalard ı r. Bir cal ış man ı n sonuclar ı , yaln ı z cal ış ma ornekleminin temsil etti ğ i evrene genellenebilir. ÖRNEKLEME Bir y ı l boyunca Ankara’da hastaneye yatan hastalar ı n tan ı lara gore da ğı l ı m ı n ı o ğ renmek ...

Tıbbi Makale ve Tez Yazım Kuralları

"tıbbi çeviri, makale çevirisi, tıbbi çeviri bürosu, makale tercüme, medikal çeviri, medikal tercüme, tıbbi tercüme.ingilizceden türkçeye çeviri. " Bilimsel araştırma, ancak yayınlandığında amacına ulaşır. Bilimsel çalışma ve deney, sonuçları ne kadar göz kamaştırıcı olursa olsun, tıbbi çeviri bu sonuçlar yayınlanıncaya kadar tamamlanmış sayılmaz. Bilim adamı yeteneğiyle, zekasıyla ve sempatikliği ile değil, yayınları ile değerlendirilir ve bilim arenasına çıkar. Bilimsel makaleler bilimsel prensiplere ve etik kurallara uygun olarak yapılan ve bilimsel formlarda yazılarak basılan çalışmalardır. Bu tıbbi bilimsel çalışma, öngörülen bir hipotez çerçevesinde yeterli gözlem ve deneye dayanılarak sonuca ulaştırılıp yazı haline getirilip tıbbi çeviri yayınlanırsa, tıbbi makale olarak adlandırılır. Tıbbi makale çeşitleri şunlardır: a. Tıbbi araştırma makalesi (klinik ve deneysel çalışmalar) b. Gözlem raporları (vaka takdimi) c. Derleme-tarama makalesi d. Ön rapor e. Editöre mektup e...